TÜRKİYE’NİN TRACY CHAPMAN’LARI ARANIYOR
Farklı meslek gruplarından 14 kişi kendi yazıp seslendirdikleri parçalarla müzisyen Başak Yavuz’un ‘Bi Şarkım Var!’ projesinde buluştu.
Müzisyen Başak Yavuz ve Ceyda Özbaşarel Gülşen, üç yıl boyunca sahnede ve Açık Radyo’da, çoğu müziği meslek olarak seçmemiş ama kendi şarkılarını yazıp seslendiren müzik tutkunlarını dinleyicilerle buluşturdu. Büyük ilgi ve beğeniyle karşılanınca da tüm müzikseverlere ulaşma kararı verdiler. ‘Bi Şarkım Var’ adlı bir albüm hazırlayan ikili, bu çalışmada müzisyenlerin yanı sıra memur, öğretmen, motokurye, işletmeci, psikolog gibi farklı mesleklerden, kendi şarkılarını söyleyen 14 kişiyi bir araya getirdi.
Bu fikrin aslında yeni olmadığını belirten Başak Yavuz, ABD’de uzun yıllar uygulandığını söylüyor: “Fast Folk Musical Magazine adlı oluşum, 60’lardan 80’lere kadar şarkıları ham haliyle kaydedip seri albüm çıkarmış. Suzanne Vega, Tracy Chapman gibi isimler seslerini ilk böyle duyurmuş.” Kendilerinin ise projeye 2014’te başladıklarını kaydeden Yavuz, sosyal medyadan duyuru yaptıklarını, yoğun ilgiyle karşılaştıklarını anlatıyor: “Açıkçası projemize katılan çok ama özünü anlayan sayısı az. Çünkü bir şarkı sözü yazarı, yolunda yalnız yürür. Beklentisiz söyler. Tek derdi ünlü olmak veya çok sevilmek isteyenler var. Bu bir psikolojik rahatsızlık. Şarkı sözü yazmadan duramayanları çağırmaya çalıştık albüme.”
Albümde belli bir tarz kısıtlaması olmadığını, caz pop arabesk her çeşit yoruma yer verdiklerini belirten Yavuz, projenin devamında piyanist şantör de davet edeceklerini söylüyor. Başak Yavuz “Bunun bir seri olmasını, 2016-2040 yılları arasında Türkiye’deki şarkı sözü yazarlarını kaydetmek istiyorum” diye konuşuyor. Başak Yavuz’un albümdeki parçasının adı ‘Duvar. Projenin diğer mimarı Ceyda Özbaşarel Gülşen ise ‘Beklerken’ isimli parçasına yer vermiş albümde. Bu projeyle popüler kültüre hizmet etmediklerini belirten Gülşen “Nasıl Kral TV’ye çıkarız?’ düşüncesiyle yazılmış şarkılarla ‘Bizim bundan ne çıkarımız olacak’ sorusuyla gelenler var. Eğer underground kalmazsak bu iş yetenek avcılığına dönecek. Bizim öyle bir kaygımız yok” diye konuşuyor.
Hayatı deşifre ediyoruz
Diyarbakır doğumlu 38 yaşında müzik öğretmeni Ruşen Alkar, ‘Dip Nere?’ şarkısıyla albümde yer alıyor. Önce Türkçe, ardından Kürtçe besteler yapan Alkar, şarkısının hikayesini ise şöyle anlatıyor: “Daha ne kadar üzülebilirim? Bundan daha derini olabilir mi? diye düşündüm. Hayat benim yüklediğim anlamları taşıyor mu? Gerçekten bu kadar derin mi? diye dinleyiciye soru soran bir yapısı var şarkının.” Alkar, şarkı sözü yazarlığı konusunda “Öğretmen, çocuğun önüne bir matematik formülü koyuyor. Çocuk, belki formüle hiç bakmadan problemi çözüyor ve doğru sonuca ulaşıyor. Ancak biz formülü dayatıyoruz ve o kalıpta ilerlemeyi öğreniyoruz. Dolayısıyla yaratıcılıktan çıkan duygu kayboluyor. Ben şarkı sözü yazarlığını ona benzetiyorum. Bence hepimiz üstümüze doğru yürüyen hayatı deşifre ediyoruz. Her insan eşsizdir. Onun için hepimizin şarkıları hayatı çözme şekli aslında” yorumunu yapıyor.
ODTÜ’den terk motokurye müzisyen
Üniversitede gitar çalarak müzikle ilgilenmeye başlayan Cengiz Eyüboğlu’nun albümdeki şarkısının adı ‘LeLeLe’. ODTÜ’de İktisat Bölümü’nü yarıda bırakan Eyüboğlu, emekli bir motokurye. Eyüboğlu “Popüler kültürün tüketim alanına pek girmeyen, merkez sanatçı ya da söz yazarı pozisyonu bulunmayan ama söyleyecek sözü olanların toplandığı bir yer burası. Herkes eteğindeki taşları döküyor ve ortaya bir renk çıkıyor” diyor. Eyüboğlu “Dört-beş yıldır bekleyen bir şarkıydı bu” dediği parçasının açmaz durumdaki kişinin düştüğü bir koşulda tek ilişki kurduğu güvercinle hayata bağlanmasını anlattığını söylüyor.
Kendimizi yalnız hissetmedik
Eğitim danışmanı olan Banu Kanıbelli, bugüne kadar iki albüm çıkarmış, bu projeye ‘Bir Şarkı Bunu Yapar’ isimli parçasıyla katılmış. Kanıbelli “12 yaşımda kendimi şarkıyla ifade etmeye başladım. Şarkı sözü yazmayı yaşama verdiğim karşılık olarak görüyorum. Bunlar bazen hayatın getirdiği değişimler, dönüşümler, bazen de aşk olabiliyor. Aslında hepimiz yalnızız bu yolda ancak bu projeyle yalnız hissetmiyoruz. Toplumun müzikle ilgili popüler algısının zaten dışında duruyoruz ve bu dominant kültürün dışında duran bir toplulukta olmak bize mutluluk veriyor” diye konuşuyor.
karar.com