BALYOZ BU KEZ JULİETA İLE İNECEK!
Pedro Almodovar'dan yeni fragman geldi! Peki Almadovar külliyatına ne kadar hakimsiniz?
Melodramın, aykırılığın, cesaretin, çarpıcılığın ve de renklerin usta İspanyol yönetmeni Pedro Almodovar'ın son filmi Julieta'dan yeni bir fragman yayınlandı.
2016'nın en merak edilen filmleri arasında olan Julieta, Emma Suarez ve Adriana Ugarte'nin başrol oyunculukları ile beklentiyi yükseltirken; Julieta karakterinin 1985-2015 yılları arasındaki 30 yıllık hayatına odaklanacak olmasıyla da uzun soluklu bir hikayeye hazır olun uyarısında bulunuyor.
Filmin yeni yayınlanan orijinal İspanyolca ve İngilizce altyazılı fragmanı şöyle...
Hazır Almodovar'dan yeni bir fragmanla hayranlarının günü şenlenmişken 7 filmle, Latin ustanın kadını, aşkı, hayatı ve renkleri nasıl işlediğini hatırlamakta fayda var...
1. 1986 tarihli Matador'dan başlayalım Almodovar'ın sinema yolculuğuna... Boğa güreşçisi Diego, güreş sırasında yaralanınca emekli edilir. İçindeki savaşma ve öldürme dürtüsüne hakim olamayan Diego, hedefini boğalardan kadınlara değiştirir. Değişik bir erotik anlatıma sahip olan filmde, üzerindeki gerginliği atıp rahatlamanın tek yolunun kadınları katletmek olduğunu düşünen Diego'nun tuhaf serüvenleri anlatılıyor.
2. 1988'e geldiğimizde Almodovar, bu kez de Sinir Krizinin Eşiğindeki Kadınlar (Mujeres al borde de un ataque de nervios) ile oklarını kadın dünyasına çeviriyor. Bu filmin bir özelliği de, 1988 yılında Akademi Ödülleri'nde 'Yabancı Dilde En İyi Film' kategorisinde Oscar ödülüne aday gösterilerek yönetmenin dünya çapında tanınmasını sağlaması oldu.
Televizyon yapımlarında dublaj yapan Pepa Marcos, kısa bir süre önce sevgilisi Iván tarafından terk edilir ve depresyona girer. Ancak, uyku ilaçları alarak yaşayabilen kadın yalnız başına acısını çekme fırsatı bulamayacaktır. Çevresindeki yakınları nedeniyle kendisini curcuna dolu olaylar silsilesinin içerisinde bulan kadın, sinir krizinin eşiğine adım adım yaklaşmaktadır...
3. Ve 1990'a ¡Átame! (Bağla beni) ile sıkı bir giriş yapıyor Almodovar! Victoria Abril, Antonio Banderas ve Loles León'un muhteşem oyunculuklarına karakomedi - melodram arasında gidip gelen ikili psikolojisi de eklenince film dünya çapında büyük ses getiriyor.
4. 1991 yılı ise Almodovar sayesinde 'yüksek topuklar' yılı oluyor! Tacones lejanos (Yüksek topuklar) filminde, bir televizyon kanalında haber sunuculuğu yapan Rebeca'nın çocukluğu, annesi ve eşiyle ilişkisi ve git gide karmaşıklaşan ahlaki ikilemleri ile, ünlü kadınalrın hayatını afişe eder adeta...
5. 2002 yılı Almodovar'ın 3 yıl aradan sonra çektiği Hable con ella (Konuş onunla) ile beyazperdeye dönüş yılı... Başrollerde Javier Cámara, Darío Grandinetti, Leonor Watling, Geraldine Chaplin ve Rosario Flores'in yer aldığı film, En İyi Özgün Senaryo dalında bir Oscar Ödülü ve Yabancı Dilde En İyi Film Altın Küre Ödülü aldı.
Film cinsiyetler arasındaki iletişim zorlukları, yalnızlık, samimiyet ve aşktaki sebat kaybı gibi konuları, Benigno,Marco, Alicia ve Lydia González karakterleri üzerinden işliyor.
6. 2004 yılı ve Kötü Eğitim (La mala educación) ile beyazperdeye sarsıcı bir hikayeyle dönüyor Almodovar. Başrolde o dönem yıldızı yeni yeni parlayan Gael García Bernal var. Almadovar sinemasının baş yapıtlarından biri olarak gösterilen film, görece küçük bir bütçeyle yapılmasına rağmen 40 milyon dolar gibi iyi bir hasılat yakaladı.
Gael García Bernal üç farklı karakteri canlandırdığı, geçmişle bugün arasında gidip gelen filmde, kilisede cinsel tacizden tutun da, uyuşturucu bağımlısı eşcinsel klişelerine kadar her tabuya dokunur; zorlar, dalga geçer, yerin dibine sokar Almodovar.
7. 2011 yılında ise İçinde Yaşadığım Deri (La piel que habito) ile giriyor usta yönetmen. Başrollerinde vazgeçilmez oyuncusu Antonio Banderas ve Elena Anaya'yı oynattığı filmi, Thierry Jonquet'in Tarantula adlı romanından uyarladı Almodovar.
Sinema tarihinin en sert konularından birine sahip olan gerilim yüklü filmin hikayesine uzun uzun değinmek yerine şunu söyleyebiliriz; bu film Almodovar usulü duygu dünyasını tüm açmazları, tuhaflıkları, etik değerleri ile bir bütün olarak önümüze seriyor.
