Karnaval kullanıcılarına güvenli ve etkin bir web sitesi hizmeti sunabilmek için çerez kullanmaktadır. Konuyla ilgili daha detaylı bilgiye ulaşmak için lütfen Gizlilik Politikası ve Kullanım Şartları'na tıklayınız.
Şifreni unuttuysan eposta adresini yaz, hemen yenisini yollayalım.
YABANCILAR TÜRK YEMEKLERİNİ YORUMLARSA: İSVİÇRE/İSPANYA & İSVİÇREBu hafta İsviçre/İspanya ve İsviçre'li katılımcılarımız Fabio ve Roman ile röportaj yaptık
Koşarak kaçtığım hep
Kendimmişim meğer
İncinmez sandığım
Her yanımda kocaman keder
Belki durup dururken
Belki hiç beklemezken
Bir sarılsan geçer
Yollarım dikenli, taşlı, ellerimde
Fotoğrafın, yüzünde aynı gülümseme
Sormadım neden sonumuz geldi böyle
Çok yazık
Kollarım yuvan, sarardı gökyüzünde
Yıldızım ağlarsan düşer ellerine
Korkmadım karanlığınla yüzleşmeye
Parladım
Yollarım dikenli, taşlı, ellerimde
Fotoğrafın, yüzünde aynı gülümseme
Sormadım neden sonumuz geldi böyle
Çok yazık
Kollarım yuvan, sarardı gökyüzünde
Yıldızım ağlarsan düşer ellerine
Korkmadım karanlığınla yüzleşmeye
Parladım
Her şey yolundaymış, peki
Bu yalnızlık neden?
Belki gitmek zorundaydın fakat
Bu dünyaya bedel
Belki gelip geçerken
Belki yol üstündeyken
Bir kez uğrasan yeter
Yollarım dikenli, taşlı, ellerimde
Fotoğrafın, yüzünde aynı gülümseme
Sormadım neden sonumuz geldi böyle
Çok yazık
Kollarım yuvan, sarardı gökyüzünde
Yıldızım ağlarsan düşer ellerime
Korkmadım karanlığınla yüzleşmeye
Parladım
Gittiğinde ruhum sanki kuş olup uçtu
Nerede olsan seni buldu yanında oldu
Hiç benzemiyor başka acı senin yokluğuna
Ne savaşlar başka aşklar giden dostlar
Sor yağmura sor rüzgara
Ne soğuklar ne ayaz kışlar
Yalnızlığı da gördüm
Birtek hasretinle başedemedim
Sor yağmura sor rüzgara
Ne soğuklar ne ayaz kışlar
Yalnızlığı da gördüm
Meydan okudum hayata
Hasret vuruyor canevimden
Çığlık çığlığa bedenim isyankar